Mol gebelik hamilelikte plasentanın anormal gelişim göstermesiyle ortaya çıkan bir durumdur. Plasenta, rahimde üzüm tanesi şeklinde çok sayıda oluşum gösterir ve bu nedenle mol gebeliğin halk arasında üzüm gebeliği olarak tabir edildiğini söyleyebiliriz. Mol gebeliğin ne gibi belirtiler gösterdiğine de değineceğiz. Öncesinde bu gebelik şeklinde beta hCG değerlerini ele almakta fayda var.

Mol gebelikte beta HCG değeri nedir?

Öncelikle mol gebelik durumunun iki farklı kategoride ele alındığını belirtmeliyiz. Bunların ilki tam mol gebeliktir ve diğeri de kısmi mol gebelik olarak adlandırılır. Her ikisinin gösterdiği semptomlar birbirinden farklıdır. Tam olan üzüm gebeliğinde plasental doku normal görünüyor olsa da ultrasonda içi sıvı dolu olduğu netleşir. Fakat bu gebelikte fetüs oluşmaz ve haliyle ultrasonda da gebelik kesesi görünemez. Gebelik kesesi mevcut olmamasına karşın beta hCG değerleri 100.00 dolaylarındadır.

Kısmi olan üzüm gebeliğinde ise plasentada anormal bir görünüm yoktur ancak ultrason incelemesiyle doktor bazı durumlardan şüphelenebilir ve mol gebelik tanısı koyabilir. Kısmi üzüm gebeliğinde beta hCG değerleri tam üzüm gebeliğindeki kadar yüksek değildir. Bu durum tanı konmasını zorlaştırır.

Mol gebelik belirtileri nelerdir?

En önemli mol gebelik belirtisi kanama oluyor. Ara ara şiddetli kanamaların olması net ve yaygın belirtilerden biridir. Kanamaya neden olan unsur ise gebelik materyalinin çok olmasıdır ve derhal kürtaj işlemi ile gebelik materyallerinin rahimden tahliye edilmesi gerekir. Üzüm gebeliği yaşayan kadınlardan bazılarında ise fetüs oluşmuştur ancak yaşamını kaybettiği için düşük meydana gelir. Ancak normal gebelikteki düşükten farklı olarak düşüğün sık sık tekrarlandığını söyleyebiliriz.

Üzüm gebeliği sonrasında beta hCG değerlerinin hızla düşmesi beklense de kimi zaman bu tablo ortaya çıkmaz. Böyle durumlarda ise bazı ileri tetkiklerin gerçekleştirilmesi son derece önemlidir. Çünkü üzüm gebeliğinden sonra gestasyonel trofoblastik neoplazi (GTN) adlı kanser türü ortaya çıkabilir. Vajen ile akciğere sıçrama ihtimalinin yüksek olması nedeniyle bu hastalara kısa zamanda akciğer grafisi tetkiki yapılması gerekir.

Gestasyonel trofoblastik neoplazi (GTN) nedir?

Az önce de değindiğimiz gibi mol gebelik hücre DNA’sında bozulmalara yol açar. Bu durum her kadında olmasa da bazı kişilerde gestasyonel trofoblastik neoplazi adlı kansere sebebiyet verir. Söz konusu kanserin erken tanısı çok büyük bir önem taşır. Erken dönemde tedavi edilmediği zaman farklı organlara ve dokulara metastaz yapması çok uzun sürmez. Dolayısıyla kadınların bir defa üzüm gebeliği geçirmiş olması durumunda herhangi ir kanser bulgusuna rastlanmamış olsa bile düzenli olarak kontrollere gitmesi gerekir.

Üzüm gebeliğinin tekrarlama riski son derece yüksektir. Daha önce üzüm gebeliği geçiren kadınların yeniden gebe kalmak için minimum 1 yıl beklemeleri büyük bir önem taşır. Bu 1 yılık dönemde de gebeliğe karşı mutlaka korunmaları gerekir. Kontrollerin ise 3 ayda bir yapılmasında fayda olacaktır. Jinekolojik muayeneyle birlikte ultrason kontrolleri, kan testleri gibi bazı tetkiklerin de gerçekleştirilmesi gerekir.

Gestasyonel trofoblastik neoplazi (GTN) tedavisi nedir?

Kadınlarda mol gebelik durumu ortaya çıktığında GTN olarak adlandırılan kanserin tedavisi de merak edilir. Öncelikle MR, PET CT, bilgisayarlı tomografi gibi tetkiklerin mutlaka yapılması gereklidir. Kanserin sıçrama yapıp yapmadığına bakılır tedavi prosedürleri de bu doğrultuda uygulanır. Bazı hastalarda sadece radyoterapi uygulanırken bazı hastalarda radyoterapi ile kemoterapi birlikte uygulanır. Üzüm (Mol) gebeliği hakkında merak ettiğiniz soruları yorum bölümüne yazabilirsiniz.

Mol gebelik tedavisi mümkün müdür?

Kadınlarda mol gebelik oluştuğunda, yumurta hücresinin içine çok sayıda sperm hücresi girer. Normal gebelikteki gibi tek bir sperm hücresi ile yumurta döllenmez. Çok sayıda sperm hücresinin yumurtaya girmesi ise yumurtanın DNA’sında bozulmalara neden olur. Sağlıklı insanlarda kromozom sayısı 46 iken mol gebeliğin meydana gelmesi durumunda bu sayı 69’a yükselir. Elbette bu durumda embriyonun hayata tutunması mümkün olmaz. Dolayısıyla üzüm gebeliğinin tedavi edilmesi ve gebeliğin doğum ile sonuçlanması maalesef mümkün değildir.

Mol gebelikten sonra ne zaman hamile kalınır?

Mol gebelik sonrası hamilelik için doktorunuz en az 1 yıl beklemenizi isteyecektir. Bu süreçte düzenli kontrolleriniz yapılır ve hastalığın tekrarlayıp tekrarlamadığı sık sık takip edilir. Mol gebelikten sonra hamilelik için en az 1 yıl beklenmemesi yeniden bir mol gebeliği yaşanması riskini arttırır.

Mol gebelik kaçıncı haftada belli olur?

Mol gebeliği yumurta ve sperm hücresin döllenmesinden kısa bir süre sonra fark edilebilir. BetaHCG değerlerinin haftaya göre normal değerlerin üzerinde olması akla ilk olarak çoğul gebeliği ya da mol gebeliği getirir. Ön tanı ultrasonla ile konulabilir ve doktorunuz mol gebelikten şüpheleniyorsa sizden biyopsi alarak patolojide detaylı inceleme isteyebilir. Patoloji sonucuna göre hastalık tanısı netleşirse zaman kaybetmeden gebelik sonlandırılmalıdır.

Mol Gebeliğinin Risk Faktörleri Nelerdir?

Hangi durumlarda mol gebelik riskinin yükseldiğine dair kısa bir listeden söz edebiliriz:

  • Kadının yaşının 40’ın üzerinde olması
  • Daha önce kadının üzüm gebeliği geçirmiş olması
  • Erkeğin yaşının 45 üzerinde olması
  • Kadının daha önce hiç doğum yapmamış olması
  • A vitamini düşüklüğü

İlginizi çekebileceğimizi düşündüğümüz diğer makalelerimiz:

Hamilelikte Beslenme Önerileri
Hamilelikte Cinsel İlişki
Cinsiyet Belirleme Nedir?

Konu ile alakalı yabancı kaynak:

https://medlineplus.gov/ency/article/000909.htm

 

Detaylı bilgi için Özel Bahçelievler Kadın Hastalıkları ve Doğum Merkezimizi arayarak ulaşabilirsiniz.
Cep Tel: 0532 414 56 66
Ofis Tel: 0212 603 66 54
E-Mail: [email protected]